“Hayatımın işimin içinde olmasını, preslenmiş bir araba gibi resmimin içinde ezilmesini istiyorum. Eğer bu olmazsa, eserim sadece bir şeyler olur,” diyen Schnabel, malzemelerini gündelik yaşamın dokusunda bularak hayattan sanat çıkarıyor. Kırık tabakları olası olmayan bir resim zemini olarak kullanıyor. Pazar tezgahı örtüleri, ordu muşambaları, boks ringi zeminleri gibi kendi zengin tarihleri olan yüzeyler üzerine resmediyor. Bu kitap, yüzeyleri ve sanatsal jestleri incelemenize olanak tanıyarak Schnabel'in sanatını yüz yüze görüşmenin dışında deneyimlemek için en cömert fırsatı sunuyor.